Bir anda mucize gerçekleşir ve bize beden olacak o tek hücre
bölünür ve çoğalmaya başlar... Bir süre duyularımız ve beyindeki ilk hatıralar oluşmaya başlar. Annemizin rahat
ve sıcak karnından birden bire başka bir yere çıkarız... Daha sonraları onsuz
yapamayacağız ışık ve nefes bizi rahatsız eder... Önceleri fark etmeyiz
annemizden ayrı bir bedene sahip olduğumuzu...
Biraz süre geçtiğinde anlarız ki bedenimiz aynı ve aynı
zamanda küçük ve korumasızdır. Anne ve baba olmadan hayatta kalamayacağımızı
idrak eder, tanrılaştırır onları bu zamanlarda.
Büyüdükçe başkaları girer hayatımıza, bu kişiler hiç de anne
baba gibi değillerdir. Sosyal ilişkiler kurmaya ve bu ilişkilerde neyin işe
yarayıp neyin yaramadığını keşfetmeye devam ederiz. Aile ve toplum koşullanmaları
ile beraber kendimize has taktikler belirleriz, kişiliği oluşturmaya başlarız.
Bazen kişiliğe göre farklı maskeler takıp en uygun duruma göre davranmayı
öğrenip kendimize olan faydayı en fazla seviyede tutarız.
En kötüsü ise bu maskelerden bazılarının çok başarılı
olmasıdır! Artık maske ile özümüzü ayıramaz oluruz. Artık maske ile
özdeşleşmemiz tamamlanmıştır. Ünvan, statü, şan, şöhret, meslek, dış görünüm,
eşyalarımız, hayat tarzımız vs...
Bir şekilde maskeyi kaybedecek gibi olursak, emziğini
düşüren bebek gibi basarız yaygarayı... Bu başarılı gibi gözüken maskelerden
biri de ünlü olmaktır.
Birdman (Atmaca)
filminin kahramanı Riggan, aktörlük
hayatının ilk zamanlarında Birdman karakteri ve filmleri ile meşhur olmuş ve bu
konumu devam ettirmeye çabalamaktadır. Kendi tiyatro oyununa hem yönetmenlik
hem de aktörlük yapar. Özel hayatı dağılmış olan Riggan birlikte çalıştıkları
kızı Sam’in baba olarak yanında
olamamıştır. Riggan’ın durumu o kadar vahimdir ki, kafasının içindeki Birdman
rolü onunla konuşmaktadır devamlı. Olmak istediği kişi ile olduğu kişi arasındaki ikilemi yansıtmaktadır bu konuşmalar... Bu durumdaki Riggan’ın
oyununa yetenekli oyuncu Mike’ın dahil olması ile olaylar altından kalkılamaz
bir hale gelmek üzeredir...
Başroldeki Micheal Keaton’ın kendi hayatı belki de filmle
fazlaca benziyor... Gelmiş geçmiş en iyi Batman olarak kabul edilen Michael
Keaton, 1989’da 38 yaşında oynadığı Batman
ve 1992’deki Batman Returns filmlerinden
sonra çok önemli bir filmde rol alamadı... Bu sefer, 64 yaşında Oscar ödülü’ne
aday!
Babel ve 21 Gram filmlerinin yönetmeni Alejandro González Iñárritu, filmin hem
senaristlerinden biri hem de yönetmeni... Oyuncu seçimi muhteşem: Michael Keaton, Edward Norton, Emma Stone, Zach Galifianakis ve Naomi Watts! En iyi film, en iyi erkek
oyuncu ve en iyi yardımcı erkek ve kadın oyuncu dalları dahil toplam 9 Oscar
Ödülü’ne aday.
“Popüler olmak, saygınlığın küçük sürtük kuzenidir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder