17 Şubat 2016 Çarşamba

The Stanford Prison Experiment


Psikolog Philip Zimbardo, hapishanelerde gardiyan ve mahkumların arasındaki psikolojik etkileri araştırmak adına 24 öğrenci seçerek onlara gardiyan ve mahkum rolleri verir. Stanford üniversitesinin bodrum katına kapatılan mahkumlara kesinlikle fiziksel olarak dokunulmayacaktır. 14 gün sürecek deney, Zimbardo ve ekibi tarafından izlenecektir...

Rollerine süratle adapte olan öğrencilerin bir grubu gerçek bir gardiyan gibi davranırken, diğer gruptakiler ise bu işin gerçek olduğuna ve gerçekten çıkmayacaklarını düşünen mahkumlara dönüşürler. Başta sadece psikolojik olarak mahkumların üzerine giden gardiyanlar, iş çığrından çıkmaya başlayınca fiziksel olarak da temasta bulunmaya başlar.

Müdahale etmekte geç kalan gözlemci ekip de başka bir role soyunmuştur; onların patronu... Olayları daha fazla izlemeye niyetlenirken deney beklenenden çok daha kısa bir sürede sonlandırılır... Deney sadece 6 gün sürer.

Tüm bu senaryonun sadece bir deney olduğunu bilen eğitimli öğrenciler neden bu şekilde davranmıştır?

Dualite
İlk koşullanma zihnimizin ikili, karşıtlıklar üzerine dayalı çalışma sistemidir. Burada çok çarpıcı bir karşıtlık yaratılmıştır: Gardiyanlar ve mahkumlar... Doktorlar ve avukatlar değil; gardiyanlar ve mahkumlar. Mahkumlar olmasaydı gardiyanlar olur muydu? Kolektif bir şekilde biliriz ki, mahkumlar suç işlemiş kişilerdir ve gardiyanlar onlara bir parça sert davranarak yola getirecek kişilerdir.


Statü
Beynimiz farklı fikirleri bir tehdit olarak algılar. Beynin şu ana kadar bildikleri ve inandıkları onu hayatta tutmak için yeterlidir. Yeni bir fikir masum bile olsa bir tehdit yaratabilir. Böyle bir durumda beynimizde açığa çıkan hormonlar, fiziki bir tehlike karşında kaldığımızda ortaya çıkan hormonlar ile aslında aynıdır. Bu kimyasallar beynin mantıklı kısmını ve hafızadan sorumlu limbik sistemi devre dışı bırakıp, sürüngen beyni dediğimiz kısmı sürücü koltuğuna oturtur.

Bu sebeple, her konuda haklı ve üstün olmaya inanılmaz bir istek duyarız. Bu da beyinde testesteron hormonu salgılanmasına sebep olur. Bu hormon bizi daha güçlü hissettirir. Her ne kadar bu durum her iki cinste de gerçekleşiyor olsa da, erkeklerde daha baskındır. Statü, rütbe, güç genellikle erkekler için daha önemlidir. O sebepten üniformalı işlerin çoğunu erkekler yapar ve sever... İkinci koşullanma statünün bize fayda sağlamasına olan inancımızdır.

Dikkat ederseniz üniforması üzerinde olmadığında bir güvenlik görevlisinin duruşu, tavrı bile değişir. Gözlemleyen de onu daha sıska ve kısa gibi görecektir. Benzer bir durum da kadınların bazılarında  topuklu ayakkabı, makyaj, markalı kıyafetler gibi dışsal görünümü etkileyen faktörlerde gözlenir. Kadınlar ilişkilerinde başarının anahtarı olarak anlaşılmayı ve onaylanmayı (haklısın denmesini) ilk sıraya koyuyorlar. Bir çoğumuz ise iş yerindeki unvanı ve statüyü maaş miktarından daha fazla önemsiyoruz...

Takımın Bir Parçası Olmak
Bireysel olarak güçlü olmamız hayatta kalma şansımızı artırırken bir topluluğa bağlı olmak ve beraber mücadele etmek de bu şansı katlıyor. Burada yaratılan iki ekip, bireysel farklılıkları – ki bu farklılıkları filmde fark edebilirsiniz – asgari düzeye indiriyor ve grupla hareket etmek ve özdeşleşmek ön plana çıkıyor. Bulunduğumuz sosyal topluma, gruba uyma ihtiyacı ortaya çıkıyor...


Sonuç
Tüm bu faktörler deneyin 6 günde bitirilmesine sebep olan sürtüşmeleri açıklıyor. Kitlesel savaşlarda bireylerin normal hayatlarına hiç bir zaman yapmayacaklarını üniforma giyerek ordu şemsiyesi altında yapabilmeleri de bu durumun daha büyük ve daha vahim örneği.

En ufak bir tartışmada kendinizi fikrinizi savunurken yakalarsanız, içinizden hemen bir adım geriye çekilip kendinize bakıp şu soruları sorun: Hangi maskeyi takıyorsunuz? Kendi duygu ve düşüncelerinize ne kadar tutunuyorsunuz? Daha önce farklı düşündüğünüz veya hissettiğiniz olmadı mı? 
Sizi hayatta tutmaya çalışan zihninize şunu söyleyin: “Etrafta bir tehlike yok.”

2 yorum:

  1. siz söyledikten sonra zimbardo'nun da yapımında bulunduğu 92 yapımı belgeseli izledim. İzlemediyseniz buyrun: https://thoughtmaybe.com/quiet-rage-the-stanford-prison-experiment/
    Gerçekten enteresan bir konu. bu kadar filminin yapılmasının bir sebebi var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler. İzledim... Oldukça ilginç röportajlar da var.

      Sil